Yangınlarda en az 111 kişinin öldüğü, bini aşkın insanın hala kayıp olduğu Hawaii’nin Maui adasının afet yönetimi sorumlusu, alarm sisteminin kullanılmamasına dair eleştiriler üzerine istifa etti.
Daha önce afet yönetimi konusunda deneyimi olmayan Herman Andaya, istifasına “sağlık sebeplerini” gerekçe gösterdi.
Felaketten bu yana Maui sakinleri BBC’ye, daha iyi bir afet yönetiminin bir çok hayat kurtaracağı görüşünü dile getiriyor.
Aslında Maui’nin çok gelişkin bir alarm sistemi var. Adanın dört bir yanına ulaşan 80 sireni de kapsayan bu sistem her ayın başında yapılan tatbikatla deneniyor.
60 saniye boyunca öten sirenler Maui’nin en önemli yerleşim yeri olan liman kenti Lahaina’da yaşamının normal bir parçası haline gelmişti.
Fakat yangının çıktığı gün sirenler çalmadı.
Çarşamba günü konuşan Maui Afet Yönetimi Kurumu’nun başkanı Herman Andaya, sirenleri çalmama kararından pişman olmadığını söyledi.
Sebebi de şuydu: Sıklıkla tsunami uyarısı olarak kullanılan sirenler çalınırsa, Lahaina sakinlerinin tsunami geldiğinı sanarak denize değil dağlara, yani yangının geldiği yere doğru yöneleceğini düşünmüştü.
Fakat Perşembe günü BBC’nin görüştüğü Lahainalıların hiç biri bu açıklamayı kabul etmedi ve sirenlerin, çalınsalardı, yaklaşan tehlike konusunda herkese çok kritik bir zaman kazandıracağını söylediler.
Yangının çıktığı gün, Lahainalıların çoğu, Dora kasırgasının yol açtığı şiddetli rüzgarlar nedeniyle elektrikleri kesik, evlerine sığınmışlardı.
Telefon mesajıyla gönderilen uyarıları, hatların fırtınada çekmemesi nedeniyle bir çok kişi alamadı.
Geçen hafta yangınlarda ailesiyle birlikte yaşadığı ev kül olan 20 yaşındaki Sherlyn Pedroza “Sirenlerin çalması gerekirdi” diyor:
“En azından evlerinde mahsur kalan bir kısım insanı uyarmış olurdu. İş yerleri tatildi, okullar tatildi. Siren çalsaydı dışarı çıkarlardı.”
Sherlyn Pedrosa ve arkadaşı Heather Tabilin sokaktaki sohbetimiz sürerken, Al Amca diye seslendikleri komşuları Alfred Dasugo’yu görüp heyecanlandılar.
Yangınlardan bu yana onu ilk kez görüyorlardı. Hemen koşup gözyaşları içinde kucakladılar. Tabilin “Hayatta kalıp kalmadığını bilmiyorduk” dedi. Al Amca gülümsemekle yetindi.
Perşembe günü arabayla Maui’nin güzel manzaralı Honoapi’ilani otoyolu üzerinden Lahaina’ya giderken yolda adım adım kentin uğradığı felaketin izlerini gözlemledik.
Kent merkezine 8 km. mesafede trafik ışıkları çalışmamaya başladı.
İki kilometre kadar ötede yol kenarında yönünü denize dönmüş kömüre dönüşmüş bir araç kalıntısı daha ileride göreceklerimizin ipuçlarını veriyordu.
Asker ve polis sokaklarda devriye geziyor, kentin en büyük yıkımın yaşandığı tarihi bölgesi çevresinde yol kontrolleri yapıyor.
Bir zamanlar manikür salonu, kuaförü ve dondurmacısıyla cazip bir yol kenarı alışveriş merkezi alan bina şimdi operasyon merkezine dönüştürülmüş, otoparkına yardım çadırları kurulmuş. Dev bebek bezi ve ekmek stokları yığılmış.
Sherlyn Pedroza gibi bir çok Lahainalı gönüllü olarak yardım çalışmalarına katılıyor.
38 yaşındaki Ronnia Pilapil kalabalıktaki diğerleri gibi evini kaybetmiş, ailesiyle birlikte yakındaki bir otelde kalıyor. İhtiyaçları için giysi, pirinç ve tuvalet kağıdı almış.
Geçen hafta Salı günü, önünde güzel bir avlusu olan açık mavi bungalovlarının alevler içinde yok oluşunu izlemiş.
Eşi ve dokuz yaşındaki kızını evden çıkardıktan sonra bahçedeki sulama hortumuyla alevleri bastırmaya çalışmış ama rüzgar çok kuvvetli olduğundan sular kendisini ıslatmaktan başka bir işe yaramamış.
“O zaman bu işin sonu kötü dedim ve direkt kaçmaya başladım” diyor.
Bir süre kaçtıktan sonra geriye dönüp baktığında evinin yok olduğunu görmüş ama hayatta kalabildiği için şanslı olduğunu düşünüyor:
“İnsanlar evlerinde mahsur kalıp öldüler. Hep onları düşünüyorum.”
ABD Başkanı Joe Biden’ın Pazartesi günü yapmayı planladığı ziyaretten bahsettiğimizde bir çok Mauili omuzlarını silkerek tepki veriyor.
Biri, Biden ve beraberindeki heyetin yardım çalışmalarını sekteye uğratacağını söylüyor. Başkaları ‘Keşke çok daha erken ziyaret etseydi’ diyor.
Felaketten dokuz gün sonra Mauililerin çoğu geleceğe odaklanıp evlerini ve şehirlerini nasıl yeniden inşa edebileceklerini planlıyor gibi.
Bir çoğu yeniden inşanın yıllar süreceğini düşünüyor ama buna rağmen buradan göçmeyi başka bir yere gitmeyi planladığını söyleyen kimseye rastlamadık.
Sherlyn Pedroza “Kendimi bildim bileli burası benim evim. Hiç kimse yerini satmıyor. Lahaina’yı yeniden yapacağız. Olacak bu” diyor.
EKONOMİ
25 Kasım 2024DÜNYA
25 Kasım 2024DÜNYA
25 Kasım 2024DÜNYA
25 Kasım 2024DÜNYA
25 Kasım 2024DÜNYA
25 Kasım 2024DÜNYA
25 Kasım 2024