Uluslararası Kriz Grubu Asya Programı Kıdemli Danışmanı Graeme Smith, Afgan halkının geleceği için uluslararası toplum ile sorun temelli işbirliğinin çok önemli olduğunu belirtti.
Brüksel merkezli düşünce kuruluşu Uluslararası Kriz Grubu Kıdemli Danışmanı Smith, Afganistan’da Taliban’ın yeniden yönetime gelmesinin üzerinden 2 yıl geçmesinin ardından devam eden sorunların çözümüne ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Smith, sorun temelli işbirliğinin, Afganların geleceği için Taliban ve dünyanın birlikte çalışması için bir fırsat penceresi olabileceğine işaret ederek, “Geçmiş yıllardaki barış görüşmelerinde, Batılı ülkeler, Taliban’ı karşı tarafla anlaşma yapması, uzlaşması, entegre etmesi konusunda uyardı. Bunu yapmazsanız Kuzey Kore gibi yalnız kalırsınız.” değerlendirmesini yaptı.
Taliban’ın askeri olarak kazandığını ancak şimdi Afganistan’ın izole edildiğini kaydeden Smith, “Afganistan’ın uluslararası sisteme nasıl yeniden entegre edileceğine” dair bir plan olmadığını dile getirdi.
Smith, Taliban’ı tecrit eden ülkelerin Taliban’ın tanınması için bir yol haritası yapmadığını belirterek, “Mesele, Taliban kontrolündeki Afganistan hükümetinin bir gün nasıl tanınacağını…yaptırımlardan kurtulup, BM’de bir sandalye kazanabileceğini görmek.” ifadelerini kullandı.
Kadın haklarına getirilen kısıtlamalar “tek sorun değil”
Smith, Taliban’ın uluslararası finans kurumlarından yardımlara erişimi için bir mekanizma ve planın olması gerektiğini ancak bunun mevcut olmadığını söyledi.
Taliban’ın anlaşma yapmasını mümkün kılacak bir dizi talep olması gerektiğine dikkati çeken Smith, kadınlara yönelik kısıtlamaların “en büyük sorun” olduğunu ancak “tek sorun” olmadığını vurguladı.
Smith, Taliban’ın “toplumu değiştirmek için kendi planı” olduğunu ancak bunun “uluslararası toplumun istekleriyle çeliştiğini” dile getirdi.
Kadın haklarına getirilen kısıtlamalara ilişkin Smith, “Batı demokrasileri için, nüfusun yarısına karşı ayrımcılık yapan bir yönetimle çalışmak çok ama çok sevilmeyen bir şey olur.” dedi.
Smith, Taliban’ın Afganistan’ın kırsal kesimlerinde desteğe sahip olduğuna işaret ederek, kırsal kesimdekilerin Taliban’ın “doğru olanı yaptığını” ve “yerli sosyal politikalar belirleme hakkına sahip olduklarını” düşündüğünü söyledi.
Kıdemli Danışman, tüm bu faktörler göz önüne alındığında, “her iki tarafın da taviz vermesinin pek olası olmadığını” kaydetti.
Sorun temelli işbirliği vurgusu
Smith, Taliban ile dış dünya arasında “güvenlik ve ekonomik konularda” işbirliği olasılığı olduğunu belirterek, bazı güvenlik ve ekonomik meselelerin siyasi meselelerden ayrılması gerektiğine işaret etti.
ABD’li güvenlik yetkililerinin Taliban’ın yönetime gelmesinden önce ve geldikten sonra masaya oturduklarını hatırlatan Smith, bazı bölge ülkelerinin de güvenlik meselelerinde Taliban ile temas halinde olduğunu söyledi.
Smith, özellikle terör örgütü DEAŞ’a karşı “bazı işbirliği işaretleri” bulunduğunu ancak halen bir “güven eksikliği” olduğunu dile getirdi.
Geçmişte Afganistan’a odaklanan New York merkezli bir Birleşmiş Milletler (BM) izleme ekibi olduğunu hatırlatan Smith, “Terör tehdidine karşı herkesi aynı sayfada tutmak gerektiğinden, BM izleme ekibinin geri dönmesi iyi bir fikir olur.” dedi.
Smith, bu işbirliği sayesinde de Taliban’ın ekipman, eğitim ve diğer yardım biçimleri gibi başka şeyler elde edebileceğini belirterek, bunun herkesin çıkarına olduğunu vurguladı.
“Ekonomide ilerleme daha hızlı olmalı”
Smith, “hala tanınmamış bir hükümet olsalar bile, Afgan halkının yararı için bölgesel gümrük entegrasyonuna ve sivil havacılıkta Taliban ile işbirliğine ihtiyaç duyulduğunu” söyledi.
Uluslararası Kriz Grubu kıdemli Danışmanı, “Siyasette ilerleme yavaş olacaktır ama Afganların yemek yemesi gerekiyor. Ekonomide ilerleme daha hızlı olmalı.” dedi.
Bir yoksulluk kriziyle karşı karşıya olunduğunu kaydeden Smith, ekonomik büyümenin Afganistan’ın yoksulluğunu azaltacağını belirtti.
Smith, Taliban yönetiminin merkez bankasında daha iyi bir teknik sisteme ve bütçeleme konusunda uzmanlığa ihtiyacı olduğunu vurgulayarak, bunların “yardım elinin uzatılabileceği konular” olduğuna işaret etti.
Smith, “Afganistan’da 2 milyar doları aşan bitmemiş projeler var. Yatırımcılar, bunu Taliban’a bir ödül olarak değil Afganistan halkına yardım edeceği için yapmalıdır.” değerlendirmesini yaptı.
Potansiyel işbirliğinin bir başka alanının da iklim eylemi olduğunu kaydeden Smith, Taliban’ın bu tür sorunlara çözüm aramak için Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) düzenlenecek Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28. Taraflar Konferansı’na (COP28) davet edilmesi gerektiğini söyledi.
EKONOMİ
19 Kasım 2024DÜNYA
19 Kasım 2024DÜNYA
19 Kasım 2024DÜNYA
19 Kasım 2024DÜNYA
19 Kasım 2024DÜNYA
19 Kasım 2024DÜNYA
19 Kasım 2024