Tropikal Kelebek Bahçesi sayısız kelebek türünün ve endemik bitkilerin dışında tropikal iklimlerde yaşayan canlılara da ev sahipliği yapıyor.

Boyu 56 santimetreye kadar çıkabilen, böcek dünyasının en uzun türü olmasıyla bilinen dal böceği, sopaya benzer yapısı ve rengiyle bulunduğu ortamda bir ağacın dalını andırıyor.

Son derece yavaş hareket eden böcek, tehlike ile karşılaştığında kendisini rüzgarın önünde savrulan bir dal parçası gibi yere bırakarak kamufle oluyor.

Hareketsiz olduğu durumda ise şekli sayesinde görülmesi çok zor olduğu için “hayalet” unvanını alan böcek, bahçeyi gezenlerden büyük ilgi görüyor.

Tropikal Kelebek Bahçesi Baş Biyoloğu Turgut Tuş, AA muhabirine, bahçenin 28 derece ısı ve yüzde 80 nem oranıyla tropikal canlılar için en uygun ortamı sunduğunu belirtti.

Filipinler, Kenya ve Kostarika gibi ülkelerden gelen kelebeklerin yanı sıra farklı canlıları da sergilemeye çalıştıklarını ifade eden Tuş, “Bunların arasında papağanlarımız ve böceklerimiz var. Tropikal Kelebek Bahçesi’nde ilginç ve normalde karşılaşılması çok zor olan canlıları burada görme şansını yakalıyoruz. Türkiye’de görülemeyecek ve doğada bulunmayan böceklerden birisi de ‘dal’ böcekleridir. Burayı Konya’nın içinde tropik ada gibi düşünebilirsiniz. Ziyaretçilerimiz, ekosistemi, iklimi, faunası ve florasıyla bozkırın içinde tropik bir adaya gelmiş gibi oluyorlar. ” diye konuştu.

“En uzun böcek”

Dal böceğinin sopaya benzeyen yapısının en önemli özelliği olduğunu, ait olduğu sınıfın ise Latince’de “hayalet” anlamına gelen kelimeyle adlandırıldığını anlatan Tuş, şunları kaydetti:

“Bulunduğu ortamda görülememesi nedeniyle bu ismi almış bir böcektir. Türkçede ise dal böceği, sopa böceği, çalı çekirgesi gibi isimler almıştır. 2017 yılında Çin’de bulunan tür ise yarım metre boyu ile dünyanın en uzun böceği olmuştur. Uzun bir dal parçası gibi görünüyorlar. Tamamen zararsız bir canlıdır. Kendisini koruması çok zordur. Kamufle olarak, sıradan bir dal parçası gibi durarak avcılara görülmemeyi sağlıyor. Bu böcekler, bir tehlike hissettiği anda dal parçasının düşüşü gibi kendisini yere atıyor.”