Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Türkiye Yüzyılı’nda deniz sistemlerinden havacılık sistemlerine, kara araçlarından motor geliştirme projelerine, uzay çalışmalarından elektronik harp, radar ve füze mühimmat projelerine pek çok alanda konumumuzu güçlendireceğiz.” dedi.
Yılmaz, Selçuklu Kongre Merkezi’nde düzenlenen “7. Konya Savunma Sanayi Tedarikçi Buluşmaları”nın açılışında yaptığı konuşmada, geçmişte yaşanan tecrübelerin savunma ürünlerinin tasarımı ve üretiminde tam bağımsız bir konuma erişmenin zorunlu olduğunu gösterdiğini söyledi.
Cevdet Yılmaz, bölgesel krizlerin yoğun yaşandığı bir coğrafyada bulunan Türkiye’nin, bir taraftan küresel güvenlik paradigmasının belirleyicilerinden biri olmak, diğer taraftan da savunma alanında sürekli teyakkuzda bulunmak durumunda bulunduğunu ifade etti.
Bununla birlikte Türkiye’nin küresel barış, istikrar ve güven ikliminin tesisi yönünde milli savunma sanayisini geliştirdikçe bölge ve dünya barışına vereceği katkının da artacağına inandığını dile getiren Yılmaz, “Savunma sanayi alanında temel gayemiz, kendi imkanlarımızla üretebileceğimiz hiçbir ürünü dışarıdan satın almamak ve yerlilik millilik oranlarımızı sürekli daha yükseğe taşımaktır.” diye konuştu.
Ekimde 514 milyon 746 bin dolarlık ihracat
Yılmaz, Türk savunma sanayisi başarılarının, hem istatistiki bilgilerde hem de sahada kendini gösterdiğini vurgulayarak şöyle konuştu:
“Türkiye savunma ürünlerinde 20 yıl önce yüzde 80 oranında dışa bağlıyken bu oran bugün yüzde 20’lere gerilemiştir. Buradaki mesafe gerçekten muazzam bir mesafe. Az önce söylediğim gibi bir değişim değil, bir devrim olmuş gerçekten. Bunu bu yüksek oranlardan yüzde 20’lere düşüşte görüyoruz. Tabii bir istatistik olarak geçmemek lazım bunu. Bu büyük başarı kendiliğinden gerçekleşmedi. Böyle bir devrim, böyle bir değişim ancak güçlü bir siyasi iradeyle ve çok fedakarca çalışan kadrolarla başarılabilir. Bu anlamda güçlü siyasi iradesiyle bir devrime öncelik eden Cumhurbaşkanımıza, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, bir cumhurbaşkanı yardımcısının ötesinde, bu aziz milletin bir ferdi olarak şükranlarımı sunuyorum. Cenabıallah razı olsun diyorum. Ayrıca burada bir görünmez kahramanlar var tabii. Gece gündüz bu değişim olsun diye uğraşan, çalışan, akıl teri döken tüm savunma sanayi çalışanlarımıza, yöneticilerimize, şirketlerimize velhasıl emeği geçen tüm herkese yürekten teşekkür ediyorum.
Yılmaz, 2002’de yaklaşık 5,5 milyar dolar bütçeli savunma projeleri yürütülürken bugün 16 katlık bir artışla 90 milyar doların üzerine ulaşıldığını vurgulayarak, “Başarısını sahada ispat etmiş insansız hava araçlarının tasarımı, üretimi ve satışında, Türkiye dünyanın ilk üç dört ülkesi arasında yer almaktadır.” dedi.
Türkiye’nin kara ve deniz savunma araçlarında dünyada kendi savaş gemisini tasarlayan, inşa eden ve idamesini gerçekleştirebilen 10 ülkeden biri olduğunu, milli savunma projesi sayısının 850’yi aştığını anlatan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye geçmişte küresel savunma sanayi pazarında sadece alıcı olarak değerlendirilirken bugün önemli bir üretici ve ihracatçı konuma yükselmiştir. Paramızla dahi bize birtakım ürünler verilmiyordu. Halen açık ve gizli birtakım ambargolarla karşı karşıyayız. Ama ‘Kötü komşu insanı mal sahibi yapar’ diye bir söz var. Bu zorluklar bizi yıldırmadı. Aslında daha güçlü bir şekilde kendi üretimimizi, kabiliyetlerimizi geliştirmemize vesile oldu. Bundan sonra da aynı anlayışla yolumuza devam edeceğiz. Savunma ve havacılık sanayi sektörü ekim ayında 514 milyon 746 bin dolar ihracat gerçekleştirdi. 2023’ün 10 ayındaki toplam sektör ihracatı 4,3 milyar dolara ulaştı. Yıl sonu hedefimiz 6 milyar dolara ulaşmak.”
Yılmaz, bu doğrultuda Savunma Sanayii Başkanlığının çalışmalarını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye, savunma sanayisindeki tüm stratejik ihtiyaçlarını kendisi tasarlayabilir, geliştirebilir, üretebilir, bunların ihracatını yapabilir hale gelene kadar durmayacağız, dinlenmeyeceğiz, gece gündüz çalışacağız” sözleriyle ortaya koyduğu vizyon çerçevesinde kararlılıkla sürdürdüğünü belirtti.
Bu yılki başarılara bakıldığında dahi savunma sanayisi alanında ne kadar yol katedildiğinin ortaya çıktığına dikkati çeken Yılmaz, 2023’te dünyanın ilk SİHA gemisi, Türkiye’nin en büyük askeri gemisi olan çok maksatlı amfibi hücum gemisi TCG Anadolu’nun Deniz Kuvvetleri Komutanlığına teslim edildiğini, ULAQ silahlı insansız deniz aracının seri üretimine başlandığını, SANCAR, SALVO, MARLİN ASV İDA’larının geliştirmesinin sürdüğünü, Milli Muharip Uçak (MMU) KAAN’ın hangardan çıkıp motorunu çalıştırdığını, uçuş testleri için çalışmalara başlandığını, ilk uçuşun yıl sona ermeden MMU’nun seri üretimine başlanmasının hedeflendiğini söyledi.
Yılmaz, Bayraktar KIZILELMA İnsansız Savaş Uçağı’nın ilk uçuşunu yaparak, bu alanda dünyada öncü olduğunu, Muharip İnsansız Savaş Uçağı KIZILELMA’nın çeşitli uçuş manevra testleri ve mühimmat entegrasyonlarına devam edildiğini belirterek, ANKA-3 Muharip İnsansız Uçak Sistemi’nin taksi testlerine başladığını ve daha yüzlerce projenin devam ettiğini vurguladı.
Her bir projenin ayrı bir başarı hikayesi olduğunu, gerisinde nice fedakarlıklar, emekler, çabalar bulunduğunu dile getiren Yılmaz, “Türkiye Yüzyılı’nda deniz sistemlerinden havacılık sistemlerine, kara araçlarından motor geliştirme projelerine, uzay çalışmalarından elektronik harp, radar ve füze mühimmat projelerine pek çok alanda konumumuzu güçlendireceğiz. Yükselen savunma sanayisi ekosistemiyle Konya’nın bu doğrultuda önemli katkılar vereceğine inanıyorum.” şeklinde konuştu.
“En fazla savunma ve havacılık ihracatı yapan iller arasında Konya 4. sırada”
Yılmaz, Konya’nın, İpek Yolu güzergahında üretim ve ticarette tarih boyunca önemini koruyan bir şehir olduğuna işaret ederek, şu ifadeleri kullandı:
“Otomotiv sektörü, makine ve ekipman sektörü, ana metal sanayi, tarım ve gıda sektörü, kauçuk ve plastik sektörü başka olmak üzere birçok alanda Türkiye’nin önde gelen üretim üstlerinden biri Konya ilimiz. Savunma sanayiyle medikal, raylı sistemler, enerji, yazılım, sağlık, lojistik sektörlerinde de Konya sanayisi söz sahibidir. Konya Savunma ve Havacılık Ekosistemi Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın Milli Teknoloji Hamlesi destekleri, Savunma Sanayii Başkanlığımızın Teknolojik Derinlik, Küresel Etkinlik ve Yerli Tedariğinin Geliştirilmesi Alt Sistem Sahipliği Teşvikleri, Mevlana Kalkınma Ajansı ve tüm yerel paydaşlarla yürütülen mevcut sektörlerin kurumsal ve teknolojik dönüşümünü sağlamaya yönelik çalışmalar ile ülkemizin en güçlü ve organize ekosistemlerinden biri haline gelmiştir.”
Konya’nın 2022’de 136 milyon dolar ihracat yaparak Türkiye’de en fazla savunma ve havacılık ihracatı yapan iller arasında 4. sırada yer aldığını belirten Yılmaz, “Konya’daki savunma ekosisteminin tarihsel temelleri aslında Huğlu’da başlayan ve bir kalkınma modeli haline dönüşen silah imalat ekosistemine yani 108 yıllık bir tarihi geçmişe dayanmaktadır. Bu köklü geçmişiyle bugün tabanca ve askeri amaçlı olmayan ateşli silahlar ve benzeri aletler sektöründe 90 firmayla hem en çok üreticiye sahip il hem de en büyük üretim kapasitesine sahip il konumundadır.” dedi.
Yılmaz, savunma sanayisi alanındaki 136 milyon dolarlık ihracatın orta vadede 600 milyon dolara yükseleceğine, SSB listesinde bulunan 3 Konyalı yerli ana yüklenici firma sayısının en az 10’a çıkacağına, Konya Teknoloji Endüstri Bölgesi’nde yeni ana savunma sanayisi yatırımları göreceklerine ve katma değerli üretimin artacağına inandıklarını ifade etti.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının Mevlana Kalkınma Ajansı eliyle hazırladığı “Konya ve Karaman’daki Savunma Sektörü Kabiliyet Atlası” çalışmasına göre bölgede potansiyelin büyük olduğuna işaret eden Yılmaz, diğer taraftan Konya Sanayi Odasının savunma sanayisi sektörünü geliştirmek ve bölgede sektörel anlamda bir ekosistem oluşturmak amacıyla kümelenme faaliyetleri ve tedarikçi geliştirme programlarının da takdire şayan olduğunu kaydetti.
Yılmaz, 7. Konya Savunma Sanayi Tedarikçi Buluşması vesilesiyle özellikle yurt dışından sektöre ilgi duyan yatırımcıları Konya’nın sahip olduğu üretim potansiyelini değerlendirmeye davet ederek, yerel paydaşları da Konya’daki üreticilerle daha güçlü işbirliklerine çağırdı.
Üniversiteleri, teknokentleri, organize sanayi bölgeleri ve köklü girişimcilik kültürüyle Konya’nın, savunma sanayisi alanında Anadolu’nun marka şehri olacağını belirten Yılmaz, yatırımı, istihdamı, üretimi ve ihracatı önceleyen politikalarla üreticilerin yanında olmaya devam edeceklerini söyledi.
Yılmaz, 7. Konya Savunma Sanayi Tedarikçi Buluşmaları programının düzenlenmesinde emeği geçen Savunma Sanayii Başkanlığı ve Konya Sanayi Odasına, tüm paydaşlara, kurum ve kuruluşlara teşekkür etti.
Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz ile KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve beraberindekiler kurdeleyi keserek 7. Konya Savunma Sanayi Tedarikçi Buluşmaları’nın açılışını gerçekleştirdi.
Stantları gezen Yılmaz, sergilenen savunma sanayisi ürünleri hakkında bilgi aldı.
EKONOMİ
25 Kasım 2024DÜNYA
25 Kasım 2024DÜNYA
25 Kasım 2024DÜNYA
25 Kasım 2024DÜNYA
25 Kasım 2024DÜNYA
25 Kasım 2024DÜNYA
25 Kasım 2024